BİR YAZ ÖYKÜSÜ
Şimdi anlatıcaklarım sadece beş günlük bir aşktan ibarettir. Yaşanmış ve bitmiş olan bu aşk 18 yaşına girecek olan bir delikanlının hayatımı değiştirmeye yetmişti. Her şey o cuma akşamı başlamıştı. Yine bir yaz tatilindeydim. Ama Teknik lisede okuduğum için bu yaz bir ay staj yapmak zorundaydım. Bir aylık tatilim boşa gidecek diye üzülmüyordum başkaları gibi. Aksine seviniyordum. Çünkü çalışmanın nasıl bir duygu olduğunu öğrenecektim. Göz açıp kapayıncaya kadar geçmişti bir ay ama ben üzgündüm o cuma. Ayrılık vaktiydi artık. Birlikte çalıştığım insanlardan ayrılıyordum o cuma. Çok sevmiştim çalışmayı, birşeyler öğrenmeyi ve alınterini. Ama istesemde kalamazdım daha şartlar bunu gerektiriyordu. İşte bu yüzden üzgündüm o cuma. Neyseki arkadaşlarım vardı yanımda. Onlarla birlikte her zamanki gibi Ataşehire gezmeye gitmiştik. Başıma geleceklerden giç habersiz biramı yudumluyordum üzüntümü unutmak için. Tam o sırada iki kız gördük. Arkadaşlardan biri dediki. "Lan bunlar dün bizim yanımızdan geçerken kendi aralarında şu çocuklarla tanışalım mı diyen kızlar." O an içinden bir his hadi olum yaşar bu kızlarla tanışmalısın dedi. Biranında etkisiyle cesaretimi topladım ve yanıma oktay'ı alarak tanışmak için kızların oturduğu banka doğru yürümeye başladık. Bu arada ağzım leş gibi bira kokuyordu. Bu durumda kızlarla nasıl tanışacağımı da kara kara düşünüyordum. Neyseki bu korkum kızlara doğru iyice yaklaşınca geçti. Çünkü onlarda bira içiyolardı. Neyse ben ellerim cebimde kızların yanına gittim ve;
Yaşar(Ben):Afedersiniz tanışabilirmiyiz?
Ufuk(Kızlardan zayıf kısa boylu olanı):Ama ben burada oturmuyorum. Ben Ataköyde oturuyorum. Arkadaşım burda oturuyor.
Yaşar:Olsun canım ne önemi var.
Daha sonra isimlerimizi söyleylerek tanışmış olduk. Ben kızların arasına oturdum. Oktay ise ayaktaydı. Kızladan diğerini adı Özlem 1.70 boyunda kilosu normal eeh fena kız değil yani. Gerçi Ufuk'da uafak tefek ama çok güzel bir kız. Oalaya geri dönecek olursak, Özlem ikdebir ben iğrencim diyip geriyordu. Ufuksa gayet efendi bir şekilde özlem yapma şunu diyip duruyordu. Bense kendi içimden ne iğrenç bir kız bu diye düşünüyordum. O yüzden ben Ufuğu almayı düşündüm. O akşam iki saat oturup konuştuk. Ertesi akşam saat 21:00 sularında yine buluştuk. Ama gözlerime inanamadım. Çünkü özlem bambaşkaydı bu gün. Gayet efendi bir şekilde romantik tavırlar sergiliyordu. Ayrıca Özlem bana Ufkta arkadaşa yakın davranmaya başlamıştı. Ertesi gün Ufuğu İnternet Kafeye götürmek için söz verdim. Tabi akşam Özleme bir e-mail hesabı alıp kendi hesabımdan e-kart yolladım. E-mail hesabının şifreside:seniseviyorum'du. E-kart'a aynen şunu yazdım:
BANA SENİ NE ZAMANAKADAR SEVECEĞİMİ SORMA!
ÇÜNKÜ O ZAMAN ÖLECEĞİMİ BİLİYORUM.
O gün kafeye gittik ve Özleme bu kartı gösterdim ve kafeden çıkınca olanlar oldu. Özlem koluma girdi. Daha sonra biryere oturduk ama Özlem elimi tutmuş hiç bırakmıyordu. Akşam tekrar buluşmak üzere ayrıldık. O gün ayrıca Ufuk'un ikizi Deniz'de gelmişti. Akşam tekrar buluştuk. Tabi ben arkadaşı siktiretmiş üç kız bi ben dolaşıyorduk. Hava kararmaya yakın kızlala bira aldık ve biryere oturduk. Ben Özlem'in Özlem de benim biramdan içiyordu. Bu arada Ufuk bir laf söyledi ve Özlem yanımızdan kalkıp uzaklaştı. Tam peşinden gidecektimki Deniz Durdurdu:
Deniz:Bırak o ağlamaya gitmiştir. Salak Ufuk ona eski sevgilisini hatırlattı.
Yaşar:Peki onu hala seviyormu?
Deniz:Hayır unutmaya çalışıyor.
Sevgilisi ise şu an askerdeymiş. Özlem daha sonra yanıma geldi ve bana sarıldı. Kızlar birşey alma bahanesiyle yanımızdan gidip bizi yalnız bıraktılar. Bu arada Özlem bana sarılmış yanağıma öpücükler konduruyordu. Tabiki bende boş durmuyor bende onu öpüyordum. Kafasını Kucağıma koyduğu sırada ben saçlarını okşuyordum ve aynı zamanda olanlara inanamıyordum. Daha sonra kalktı biraz boynumu yalayp yuttuktan sonra burun buruna geldik. Burunlarımız birbirine değiyordu. Ben hafiften dudaklarımı onun dudaklarına doğru yaklaştırmaya başladım. Tam deydiği sırada artık ikimizde patladık ve birbirimiz dudaklarını kemirircesine yalamaya başladık. Yaklaşık 15 dakika aralıksız öpüştükten sonra kızları çağırdık. Ama ben durmuyordum kızların yanındada öpüşüyordum. Daha sonra ben onun kucağına yattım ve bu şekilde yaklaşık 1 saat oturduk. Bu arada Ufuk kafayı bulmuş yatıyordu. O akşam hayatımın en güzel akşamıydı. Hem gerçek anlamda ilk defa bir kızla çıkmaya başlamıştım hemde ilk defa Öpüşmüştüm. Ertesi gün Ufuk ile Deniz eve döndüler. Özlem ise onlarla birlikte Ataköye gitmişti. İki gün onlarda alacaktı. Ertesi gün mailleşmaya başladık. Ben ona biriki aşk şiiri yolladıktan sonra bana şu yazıyı yolladı:
      SENİ SEVİYORUM...
Bu kelimeyi söylemenin bu kadar güzel,
Seni sevmeninse bu kadar anlamlı olduğunu daha yeni yeni anlıyorum.
Seni sevmek nemi demek;sana bağlanmak,her an seni düşünmek,zamanın hiç sonu gelmeyecekmiş gibi seni hayal etmek demek bence,
Yaşamı her saniyeyi doya doya yaşamak şimdi benim için nedenmi;çünkü artık sen varsın sevgin ve benim sana duyduğum aşk var.
Şimdi uykuya dalıyorum . Nedenmi;uyuduğum her saniye boyunca seni görmek için...
   AŞKIM SENİ SEVİYORUM
               ÖZLEM
İşte bu mailden sonra kendimi ona iyice kaptırmıştimki. Ertesi günkü maillerinde şu cümleye yer veriyordu. "SENİN ÜZÜLMENİ GÖZE ALSAM BİLE" Oradan geldiği gün Ataşehirde buluştuk ve konuşmaya başladık. Ben bu cümleyle ne demek istediğini sordum. O da bana şunları söyledi. Ataköyde izine gelen sevgilimi gördüm ve çok düşündüm ondan ayrılamıyacağımı anladım. Çok üzgünüm." Bütün bunları duyduğum an hayatım sona ermişcesine başımı öne eydim ve susdum. Özlemse üzgünüp deyip yanımdan kalktı ve gitti. Bense yaklaşık bir saat orada oturdum ve o bir saat boyunca ne düşündüğümü hala bilmiyorum. Sanırım bütün insanların dillerden düşürmediği şu aşkı tanımış oldum. Özlem bana bunu yapsada bana ilkleri yaşatttığı kalbimde her zaman bir yeri olacak.
Benim bu öykümü okuduğunuz için teşekkür ederim.
Bana mail atabilirsiniz yasar@hotmail.com yada Özlem'e mail atabilirsiniz. mavra18@yahoo.com